24 Ağustos 2020 Pazartesi

Bir kısır döngü


Ürkek bir güvercin gibisin son günlerde sanki  
Gelirsin uzaklardan kadife bulutların ardından  
Kaybolup gidersin yıldızlar gibi solup giden, 
Şaşkın dönersin geri, karlı dağlara sorarken adresini.   

Önce ayakların donar sonra damarların  
Sonra yalnızlığında üşüyen bakışların donar, 
Uçup giden bir koyu esmerlik vurur yüzüne  
Kabus olup sarar dört yanını, saran bir fırtına gibi
Bütün varlığını alır senden
Ve sonra dipleri belirsiz kuyulara salarken seni
Çöp yığınına dönüştürür yüreğini.  

Yalnızlığın kalır bağ bozumlarından arta kalan
Gazellerini toplarken güzün
Yılgın örselenmiş ve suskun yüreğin kalır
Mahsun, sönen bir aşk, kül olup savrulan.  

Tedirgin göç mevsimlerinde akarken zaman
Sözcükler bir iç yolculuğa çıkar, bir çıkrık içinde
Birden bire beklemediğin bir yaşama sarılırsın.  

Nice sevda sözcükleri öksüz çocuklardan farksızdır o an
Gök mavisi gözlerin gece yıldızları gibi
Sendeki her şeyi alıp kaybolur yeniden
Sonsuzluğun derin ummanlarına dalarak.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder