Yılgın örselenmiş ve suskun
Yalın dağlar ardında kayıp mahsun aşkların külüdür
Uzak şiirler.
Pencerelere vurup duran bulutların damıttığı
Acı bir şaraptır yürekleri dağlayan.
Sessizlikler ve akıntılar içinde
Dilde hiç unutulmayan bir büyünün
Sevdaların çözülemeyen şifreleridir.
Bir kapı aralığında bir boşluğu büyüten
Derin kara gözlerin geceler boyu gözyaşlarıdır
Ötelerin koynunda kaybolmuş garip bir kuş
Dönüp ardından baktığımız utangaç sevdalardır.
İmgesel bir iç yolculuğa çıkmaktır
Nice sevda sözcüklerinin öksüz kaldığı
Çocuklardan farksızdır uzak şiirler.
Dizelere bezenmiş sulu sepken uzak dağlar gibidir,
Yıldırımlar düşen görkemli yüreklerdir.
Sözcükleri yakan
Ezip ufalan bir yontunun hüzünleridir.
Çığlık çığlığa derinden gelen
Bir goncanın kokusudur şafağa ulaşan.
Rüzgarların dudak kenarlarında bıraktığı bir iz
Çoğu kez sen,
Sesinin yankılanışını anımsatan
Pembe pembe usulca yüreklere dokunuştur
Uzak şiirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder