21 Eylül 2020 Pazartesi

Anılara isyandır siirlerim


Uzun ıslak yollarda, yıllarca onca anılar biriktirdim  
Bıraktım yüreğimi yağmurlu sapaklara, bıraktım göresiniz diye  
Gidecek uzaklıklar daha var mıydı bilmiyorum  
Bir düşte sevdalanmayı, kıyısız şehirlerde içmek şiirlerle.  

Bakma sen, nereden bileceksin neden ağladığımı  
Yağmur olup yağar ırmak gibi gecenin gözüne  
Göğsümde yansıyor, bir hasret çığlığı haykırır sensizliğim, 
Ne düşler tutuyordu sevdalarımızı, ne uğruna her gece  
Şafağı beklemeden içiyordum, bulut bulut yaşlı yıldızlar altında.  

Çekip çıkarıyor kanayan eller duvarlardan
Göğsü yarılıyor anıların, taşlaşan yüreğin yansımaları,
Ne zaman yüzüne baksam albümlerde, tozlu resimlerine
Bir yalnızlık şarkısı öldürür beni
İpince bir kesik, uykusuz bir sensizlik, yırtık bir fotoğrafı okşayan. 

Aynıydı anıların aynası, susardı sözler utanırdı
Saplanırdı yüreğime gözlerin, süzülüp düşer bir gölgenin ardından,
Soluğum kesik, kalbimde bir cam kırığı yaraları
Gözyaşım yakar canımı, tutuğum dalları.  

Yüreğimde çırpınıyordu sevdan, gözlerimde umutlar doğuran
Anılardan geliyordu birer birer ılık nefesin
Nasılda gülüyordun, şiirlerime bulaşıyordun,
Yarım kalan öykülerime, türkülere ad olanlara. 

Borçluydum kızıl gün batımlarının çılgın aşklarına
Sahillere uzanan dalgalara borçluydum, sevdaları şiirlerime yansıyan
Borçluydum unutulmuş dağların kekik kokusuna
Acemi şairlerden yazılmış şarkılara borçluydum anılarda kalan. 

Yazılmamıştı öykümüz hala, yarınsız yaşıyorduk günü ,
Bir daha yaşamak zorunda kalır mıyım bilmem
Aşk uğrar mı şiirlerime bir daha, bu yaşlı yüreğe
Yeşil dudaklardan göklere yükselen maviliği yakalar mı
Saklayacak yer kalır mı anıları yüreğimde  bir daha. 

Bir karanlığın içinden geçiyorum ansızın sıyrılıp
Bastırılmış uykularımda acılarla dolu bir öte yaka,
Nereye niçin gittiğini bilmeyen öylece ben,
Galiba evrenin kusursuzluk aynasında kayboluyorum
Var oluşun düşürdüğü kara noktada
Olmasaydı, aldatmasaydı anıları zaman...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder