Önümde gök, üstümde derinlik, ardımda sonsuzluk
Güneş ne dolanıp duruyor dağda boşu.boşuna
Mavisi siyah, kırmızısı kırık, sarısı eğik
Parıltıları düşüp parçalanacak birazdan
Eksiltili bir denizin en kuytu dibine giderken.
Hep Eylül yazdırdı şiirler bana,
Yoruluyorum gövdeleri ağaca çarpıp, gölgelere bölmekten
Baharın yeşiline çarpıp seken, yitirilmiş bazı renkleri aramaktan
Nasılda kuşatıyor güz hüzünleri, gece gündüz demeden.
Sarmıştım oysa dağ yollarına deniz ötelerinin iklimlerini
Oysa solgun yapraklarını saymaktan yorgun düştüm Eylül'e,
Güz mevsimi gelip çattı buralara, içim dışım yerle bir
Sapsarı bir kül yığını yüreğim, kalbim üzgün seni andım günlerdir.
Ah işte hep böyle benim yazdığım yoğun şiirler
Hastalanmış sarı- yeşil bir kuruntu oldu içim birden
Güz kıvrılmış duruyor bir ağacın dibinde mahzun, yapraklarını dökmeyi bekleyen,
Ve banklara, Eylül'e sinmiş kuru yaprak kokusu.
Yüreğimde bir fırtına, alnımda bir güz yeli
Hep dünü vuran gong seslerine uyanmak isterdim oysa,
Çevirdikçe takvim yapraklarını
Önüne kattığını alıp götüren bir rüzgar
Ezilmiş bir güz yangısı ile buluşan bulut ve yağmurlar.
Gökten kanadı yaralı süzülen sığırcıklar var, elime düşen
Bu yüzdendir, kırılgandır kalbim, hep Eylül yazdırdı şiirler bana,
Yine şarkılar üflüyor ötelerden çoğaltarak hüzünleri
Bir ayrılığı, bir yalnızlığı karıştırarak, yudumluyorum sonbaharı.
Belleği çalınmış uykularım, kırık dökük duruyor günlerdir
İçimi basan sızı yıprandı, bir daha, bir daha kısıldı sesi
Tutuşur gibi yanıyor ,yanıyor yüreğimde yükselerek nağmeler
Günü yontarcasına, damla damla düşüyor, bir yamaçta takılı kalıyor gözyaşlarım.
Bir ağaçtan düşen hüzün yüklü yapraklara,
Sarılmak,bir ağacın gövdesine sımsıkı sarılmak istiyorum
Yürümek sonra uzun uzun sokaklarda yürümek, ıslanırken gözyaşlarım
Bir şarkı olmak Eylül' de
Bir türkü tutturmak istiyorum rüzgara karşı.
Son günleri yaklaşıyor Eylül' ün artık
Aynaların ardına sızarım azar azar, gülüşlerden kalan yüzümle
Yabanıl bozgun akşamlarının birinde kaybolurum
Vurup giderim kendimle bir başıma, takılırım anılara
Bir kez daha uzatırım ellerimi sana, incecik cilveli dokunuşlarla
Sokaklara bıraktığım gölgelerle yeniden, yok olurum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder