18 Eylül 2020 Cuma

Sisler içindeki gerçeklik



Yaşadığım aşklardan öykündüğüm  
Çorak umutların öteki adıdır sevda, 
İçimde yalpalanan bir deniz  
Bir senden bir benden çoğalıyor maviler  
Yeniden, yeniden mi ezberlemeliyim yoksa seni  
Unuttuğumuz dilde ne olmalıydı adın bilmiyorum.  

Susa susa gülümseyerek, yarının kokusu saracak mevsimleri  
Uzaklardan geliyorsun biliyorum, yosunsuz iskelelerden  
Dolunaysız gecelerin öteki ucundan geliyorsun  
Hangi aşktan kopup geliyorsun, hangi gerçek masallardan,
Kaçıncı dünde unuttuğum, yırtıp attığım hangi şiirlerden 

Dudaklarımda bir titreme, alınganım bu sıralar
Söylüyorum son güzlerin en taze şarkılarından birini
Kop gel işte ortaya çıktığında dolunay. 

Ah o gözlerin yok mu denin, ah o gözlerin
Çitin kıyısından şaşı gözlerle bakıyor, gözlerine gelincikler bak
Kendimden kıskanıyorum seni, kendime bağlayarak
Gamzelerine dolmak istiyorum,güneş ışını gibi senin. 

Bir yaz gecesinin içinden çıkıyor yavaş yavaş, törpülenen zaman
Kaç yaz gelip geçmiştir önümüzden bilmiyorum
Tepeden tırnağa yolmalı şu anızları çok geç kalmadan,
Parçalı bulutlu günler suskun çoktandır
Alıp götürdüğüm yerde kaldı yalnızlık
Dönüş yolculuğu çoktan başladı kuşların görüyor musun. 

Son parlayışıdır güneşin, türküsünü serpiştirdiğimiz
Derken belirir hayat yeniden, kurumuş yapraklarını toplayarak
Yaşadık diyebilmek için yeniden
En sona, sona saklanır yenisi, sisler içindeki gerçeklik...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder