Yine çıkıp gelir gece,
Sessizce, sinsice sensizliğe
Depreşir tüm sancılar benliğimde
Yine bir rüzgar gelir uzaklardan
Üşümeye başlarım
Bedenim zaten yorgun,
Dayanmaz olur yüreğim, ellerim buz gibi
Unutmam mümkün değil, o zor ayrılıkları.
Aklımdan çıkmıyorsun bir an bile
Daha derin bir boşluk açılmakta içimde gitgide
Yeniden depreşmekte o eski ağrı
Sonra bütün bedenimi kanatır durur
Kanadıkça büyür, çoğalır yaralar yüreğimde.
Zamansız zamanların dar aralığından
Sessizce gecelerime geldin aniden
Kendimle bir başına koydun gittin beni
Gözlerini bıraktın yüreğime, gittin
Düşlerimin en derin sularına bırakıp.
Seni unutmayı düşündüm bu gece
Unutamadım bir türlü, beceremedim,
Kabuslarla uyandım kaç kere, kaç gece
Hani, sözler biter, kelimeler tükenir ya,
Yükseldikçe yükselir göklere
Uzaklaştıkça uzaklaşır ya bedeninden
Sessizce açılır ya, karanlık sulara ruhun
İşte öyle bir şey,
Bulutlar iner yere birer birer
Bir hıçkırık tadı içinde
Ayrılık bir kurşun kadar ağır gelir
Ve, yalnız zor taşırım ben, bu yüreği
Ben bu zor ayrılıkları.
Hep bu saatlerde başlar
Ansızın yüreğime düşüşün
Sen ayrı ben ayrı uzaklıklara düşerek.
Ama...
Öyle bir gece olmalı ki, öyle bir gece
Gecelerim karışmalı, gitgide birbirine
Susmalıyım belki de silip göz yaşlarımı,
Kulaklarımda yankılanan o gülüşünün sesini
Aklımın bir köşesindeki nefesini silmeliyim
Kim bilir,
Unutmalıyım tüm ilklerin tarihlerini
İlk öpüşmeleri, belki ilk dokunuşları bu gece,
Sen ayrı şarkı söylersin, ben ayrı,
Çekilmez hale dönüşse de
Sende öğrenirsin ne olduğunu, ayrılıkların
Kendi yalnızlığınla baş başa kalarak
Ağlarsın belki bir gece
Ben gibi
Belki bu gece...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder