7 Kasım 2021 Pazar

Vurgun



Ufkumda her akşam elim böğrümde 

Avuç içlerime bıraktığım yüreğim 

Kanamakta ince ince 

Arar öyküsünü.   


Kızıl bir yangının eteklerinde 

Varsın mevsimler değişsin 

Tutkularım, arzularım, umutlarım

Varsın gece ve gündüz erisin. 


Nasıl anlatılır ki bu hikaye

Bilmem sana neden vurgunum

Ne kadar çok şey var içime akan

Kimi zaman öylesine serin.  


Çekilmez bir ağrı

Senin olmadığın zamanlar

Ötelerde yalpalanan vurgun yemiş bir yakamoz

Sevgi dokumakta ellerinden dolunay. 


Bir uçurum büyür içimde

Hercai bir menekşe nasıl da çiçeklenmekte

Kimi çıkmaz sokaklara girerim

Uzayıp gider gölgem

Çığlık çığlığa vurgun yemiş yüreğim. 


Buzlu bir gövdeye çarpıyor buğulanıp sesim

Şarklar dökülüyor dudaklarımdan

Koskoca bir şafak koyulmak üzere

Karanlığın sustuğu yerden

Çoğaltıyor maviyi kuşanarak sabaha. 


Biliyorum bu bir seraptı belki

Dolaşıyorum kıyısında mavinin

Şarap rengi çiçekler derledim dudakların gibi

Sen ötelerde süzülürken.  


Rüzgarın sesi

Günışığı daha sevimli vuruyor anlıma

Vurgun yemiş bir yürek

Filizlenmeyi bekliyor

İnce ince sızlayarak

Şiirlerimde bir yer arıyorum

Seni sevdiğimi oraya gömmek için


Ne çok şey varmış oysa

Ne çok şey anlatacak

Sana vurgun olduğumu

Sana anlatmak için,

Yüreğim...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder