6 Ekim 2021 Çarşamba

Islak Yagmurlar



Sarmış etrafımı bir kadeh efkar

Güneşin çiçeklerine 

Doldurmuşum nefesimi

Yüreğimin çürüdüğü yerdeyim

Canım daralıyor bu aralar

Tükeniyor dermanım. 


Bir sahilin karşı kıyısından

Bir fırtına kopacakmış gibi sanki

Bir yağmur indirdim gökyüzü eteğinden

Islak bir yağmur

Devinip durmakta olan gözlerime. 


Damla damla başlamakta şimdi içimde zonklamalar

Göz yaşlarıydı yine damıtılarak sızan

Aklım almıyor kanatlandı yine içimdeki deli boşluklar

Ne kadar acı, ne kadar çok zor

Ama bu defa bir başka

Sanki ölmek gibi bir şey

Nasıl kısa kesmeli bu yağmurları

Ne kadar erittim yüreğimi 

Bilmiyorum.  


Önce gözlérime baktım, gözlerime

Öylesine sessiz, öylesine fersiz ki

Kan çiçekleri açmış sanki

Kasvetli, karanlık ve yağmurlu

Düş sarıyorum el değmemiş gerçeklere

Yüreğime, çözdükçe dolanıyor anılar,

Örselenmiş zamanlardan kalan

İçimdeki benden öncesine yürüyüp gidiyorum. 


Ah o yağmurlar yok mu, iki gözüm ah o yağmurlar

Sıkıca sarılıp düşkere karışıp giden

O ıslak yağmurlar yok mu

Gözlerini hatırlatıyor bana

Göz yaşlarını,

Damla damla içimi delen

Deniz kuşlarının çığlıklarını

Bizi çağırır gibi,

Sesinin fısıltısını hatırlatıyor bana. 


Birden sustum,

Yumdum gözlerimi

Öptüm, bir kadeh daha aldım, bir kadeh daha

Anaforlara dönüştü içim dışım birden

Ellerimde üşüdü birden ninniler söylediğim serçeler

Gövdemi deliyor yine 

Damla damla bu yağmurlar

Başlıyor hiçlikler

Hayalini kucaklıyorum şimdi

Hayalini kucaklıyorum...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder