Kaç orman sökülür yüreklerden
Hangi dağdan sökün eder,
Gölgeleri eriten bu kızıllık
Sayısız şiirlerden sıyrılarak gelen bu güller
Hangi nehirlerin sularını tutuşturur bilmem.
Gül bahçelerine daldık nedensizliklerle geçen
Sancılara dalıp çıktı dikenler, delme yarışına girerek,
Artık kabuk tutmaz oldu içimizdeki yaralar
Bir daha, bir daha kanatarak.
Uzaklardan, bir gelsen,
Hepsi kendi rengiyle sevdalı, güllerle gelsen
Gamzelerinin büklümlerine benzeyen türden
En kırmızısından gülleri giyinip te gelsen
Esintilere sinen kokularını
Bir meltem gibi yüzüme vurup ta gelsen
Gülüşünle gelsen,
Avuç avuç yontarak gül dikenlerini
Dikensiz gül bahçelerinden gelsen...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder