Gül kokularının peşinden kayboldum
Ötelere geçemedim bir türlü
Dikenlerle çevrilmişti güller
Dirliksiz düşlerle savaştım,
Işkın verip durdu, uykusuzluklarım, suskunluklarım
Darmadağın olmuş bahçelerim.
Süslediğim yalanlarımı gizler güller, gülümseyişler içinde
Gece gündüz demeden, dikenlerle bezenerek.
Yatalak aynalar düşüyor yüzüme
Sırları dikenlerle çizilmiş
Çoğalıyor, gittikçe büyüyor, gittikçe çekiliyor içine,
Gün gün siliniyor bakışların
Uykusu kaçan güller bilir bunu.
Bir yarım gül, bir yarım hüzün,
Taç yapraklarının arasında sırıtmakta
Avuçlarımda patladı dikenleri gülün
Yayıldı kanamalar ortalığa kokusu sindi öncesizliklere
O cazibeli güllerin, o endamlı bakışları.
Saklambaç oyunlarıyla gizler dikenlerini
Sürüp giden o esrarlı uzayışlarını
Şarapla mayalanmış gibi,
O sürgünlerinin gizemlerini.
Dalında kurumuş güllerin dikenleri hala capcanlı
Tene değer, kanatır dokunduğu her bedeni
Karışık bir duygunun yayılışı gibi, dağılıp saçılarak.
Nereye uzanır bu dikenler bu kırık havada
Gülümserken güller,
Oysa koca bir yürek hala ateş altında
Hala kanamakta...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder