3 Mayıs 2021 Pazartesi

Dünde Gömülü Kaldı Düsler I



Bereketi kaçmakta zamanın, 

Kenarda gölgeli ışık oyunlarıyla avunuyorum  

Zebaniler bir hüzün biçiyor durmadan  

Gökyüzü bahçelerinden, yüreğime  

Büyüyor avuçlarımda kırmızı kanayan bir gül, 

Hırçın fırtınalar ortasında kayıp 

Kutsal demindeki seviler, 

Acılarla sevişen kederleri kucaklıyorum, gece gündüz  

Çok uzaklardasın biliyorum  

Gelmeyeceksin.  


Kaç defa ağladı yüreğim dünde kalan düşlere sarılarak

Kaç kere kurudu gözyaşlarım, dudak uçlarını ısırarak,

Gelmiyorsun,

Kırık bir dala taktım artık anılarımı

Fırtınalı gecelere gömdüm şimdi hatıralarımı. 


Huysuz yüreklerin kuytularında saklanmış meğer gülüşlerin

Dünü anlatamadım, düş kuramadım bugünlere seninle

Tutup saramadım bir türlü yüreğimi sevgiyle,

Şu vahşileşmiş zamanların ıssızlığın içinde

Dönüp duruyorum, yürüyorum, ölüyorum sensiz. 


Bir yer var uzun yolların arka patikalarında

İçli ahlar içinde boğuk dumanlı evler,

Acıyı yüreğinden avuçlayıp,

Küllerini savuruyor, pencerelerden eller

Sancılı esintilerle üşüyor, ruhlar sinmiş,

Bugün 

Benim de yüreğim paramparça

Buz tutmuş düş gibiyim. 


Hayatın ağır ayak izleri taşıyor  gövdemi

Kum saati boşalmakta,

Zaman ağır ağır sancılı adımlarla akıyor şimdi

Hadi:

Tut beni,okşa beni ne olur

Isıt yüreğinin nefesiyle yüreğimi

Sabah rüzgarlarında esen rüzgarlarda tut

Şu vahşileşmiş zamanların ıssızlığı içinde

Sessizce sev beni,

Seni yaşam gibi içime çekmiştim oysa

O efsunlu bakışlarında erimişti yüreğim,

Neden kanıyor hala kalbim

Dünde gömülü kalmıştı oysa düşlerim, 

Biliyorum,

Sen biliyor musun?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder