Sınırsız anlamsızlıklar var şimdi, ötelerdeki mavilerde
Önümüzde engeller var dönüp duruyor ortalıkta sevdalar
Tosluyor taş duvarlara,
Şiirler dökülüyor dudaklardan ama
Çoğaltamıyoruz imgelerini mor düşlerin, salamıyoruz bozkırlara
Notalar farklı diziliyor, anlamsız sözcüklerden seçilen.
Bir çiçek soluyor avuçlarımızda
Yeşili bozulmuş eski çiçeklerin, kokusu kaybolmuş park ve bahçelerde,
Aç kalıyor sanki toprağın nefesi
Suyunun sesini arıyor, yankılanıyor çağıltıları içimizde,
Sonrasız çalkantılarla sallanıp duruyor titreşimler
Gökyüzünü kaybeden köpüklenmiyor artık denizler.
Öfkeyle besliyoruz seslerimizi, ninniler acı veriyor bize
Şüpheli baharlara yığıyoruz sevgilerimizi
Yandıkça yanıyor yürekler, yaraya dönüşüyor sızı
Çekiyor zaman kırık sulardan renklerini
Damlamakta kan içimizdeki o mehtabı doğuran denize.
Eş dost yok
Açık havalarda çıkıp soluklanacak,
Çocuk cıvıltıları yok, sokaklarda koşuşturan
Ve kendini yitiriyor yavaş yavaş, tükeniyor zaman.
Ay ışığını beklerken
Susadık, düşürdük seslerimizi bir boşluğa
Yıldızları soluk aşkların
Uykularımıza sızan öpüşmeleri sevdaların.
Açılmıyor artık umutlandığımız kapılar
Hüzün kuşları uçuyor üstümüzden, gün uzanırken pencerelere
Nerede, nasıl kimlerle niçin paylaşamadık sevgileri
An an eksiliyor göçler giderek bu göğün maviliklerinden.
Masallar susmuş, küs bize şaşı bakıyor öykülerdeki gönüller
Mayhoş bir gece başlamakta, kızıllığın ötesinde
Ay doğarken üzgün, gölgesi uzanıyor denize.
Alev alev yanmakta uçsuz dalgalar kıyılarda
Dolanıp duruyor hiçlik, martılar uykuda kumsallarda
Şimdi tükenmekte aşk yıldızlar gibi sevişmesiz gecelerde.
Bütün hüzünleri okşadık, birer birer güldük geçtik
Burkulduk geç kalmışlıklar içinde, kaldık yalnızlıklarla.
Geçmiş güzlerden arta kalan
Rüzgarların ıslıkları bile farklı
Taşan ırmakları yok,
Eski bir dağ evi, bir taş seki, bir kulübe
Bir kardelen öbeği, kır çiçekleri
Eski düşsel sevdalar
Kaçak bir buluttan süzülen
Yağmur kokusu yok
Toprak kokusu, erik kokusu yok.
Eski bir sevdayı bıraktık, kağıttan bir gemiye yükleyerek
Ölü bir yüreği bırakır gibi, bıraktık denize
Vurup vurup duruyor dalgalar içimize.
Şimdi;
Yeni bir şarkı olup dolaşmak lazım
Yeni bir öykü yazmak lazım
Sırsız aymazlıklardan sıyrılarak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder