Aşk denen nasıl bir şeydir bilmiyorum
Nedir, hangi çiçekten sızıyorsun sinsice yüreğime,
İçimde durmadan dönen bir anafor
Dolaşıp duruyorsun yüreğimin derinliklerinde
Oyalayıp duruyorsun avuntularla,
Bir diken acısı gibi bir el
Ritmini tırpanlıyor sanki yüreğimin
Diyorum kendi kendime
O sensin, o sen.
Derin bir gecenin içinde
Aramak var ya, soluksuz aramak
Savrulup duruyorum solumalarımın arasında
İçimi titreten bir ses, bir düş var
Gömülüp duruyorum yastıklara, koklaya koklaya
Bir misk çiçeği gibi
Ağlıyorum,
Dilimde bir türkü, bazen dayanılmaz bir tutku
Sevmek, uzaktan bile olsa özlediğim
Bir bakışı vardı içimi yakan
Işte o sendin, o sensin vazgeçemediğim.
Gözlerimi yumduğumda içimdesin
Karanlıkları yara yara gelen,
Yürüyorum sanki seninle yan yana
Güneşe koşar gibi el ele
Bir seher vaktinin yalnızlığında.
Buğulu bir camın arkasından bakan sendin
Gel yanıma ben burdayım,
Dokunamıyorum ki yüreğime sen olmayınca
İncinmeyesin diye
Duymalıyım diye seni sesini, nefesini,
Hadi bir ses ver bana ne olur.
Biliyorum;
O bahar sabahları kadar ılık
O utangaç öpüşlerde gecenin bir vakti
Düşlerime giren sensin
O sensin ,
Uslu bir deniz gibiydi gözlerin
O sensin bir avuç su gibi içtiğim
İçime akan o sensin
Soluksuz yüreğime taşıdığım
O sensin,
Sen aşksın...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder