Kırılgan, bunalmış
Tuhaf kokularını dağıtıyor anılar
Yaralıdır artık bakışlar
Geride kalır, her şey gibi hatıralar.
Sallayıp gövdeni,
Ilık bir yel eserken yaprakların altından
Neler gördü, neler kaldı geçmişten aklımızda
Geçtiler ve gittiler en sevdiklerimiz
Yoktular artık hiçbiri yanımızda.
Ilık bir yel eserken yaprakların altından
Neler gördü, neler kaldı geçmişten aklımızda
Geçtiler ve gittiler en sevdiklerimiz
Yoktular artık hiçbiri yanımızda.
Vakit herhangi bir günden farklı
Yakıcıydı yine böyle güneş
Karanlıkta eritip durmakta
Güz öncesine yaklaşan günleri.
Uzun yaşamak kolay, ya hatırlamak her şeyi
Kimler geçti, kimler gitti sayamadım.
Bazıları bulanık, kimisi çok berrak
Düşler yine kandırmış beni
Yokluğundan anladım,
Ara sokaklarda kaybolmuş
Düşünerek uzaklaşmış benden
Güz öncesi hatıralar.
Sessizliğe bürünüyor
Dalın en ucundaki yarılmış mor incir
Öylece duruyor hala üşümüş yanlarımı saran rüzgar,
Gözyaşlarım kupkuru gezinip duruyor
Basireti bağlanmış içimde bir yerlerde.
Nasıl olsa yeniden devşirilir /yeşerir
Çiçek tohumları bahara
Ama;
Ama ben şimdi nereye sığınacağım
Neresindeyim güz öncesi hayatın
Bilemedim
Bilemedim...
Yakıcıydı yine böyle güneş
Karanlıkta eritip durmakta
Güz öncesine yaklaşan günleri.
Uzun yaşamak kolay, ya hatırlamak her şeyi
Kimler geçti, kimler gitti sayamadım.
Bazıları bulanık, kimisi çok berrak
Düşler yine kandırmış beni
Yokluğundan anladım,
Ara sokaklarda kaybolmuş
Düşünerek uzaklaşmış benden
Güz öncesi hatıralar.
Sessizliğe bürünüyor
Dalın en ucundaki yarılmış mor incir
Öylece duruyor hala üşümüş yanlarımı saran rüzgar,
Gözyaşlarım kupkuru gezinip duruyor
Basireti bağlanmış içimde bir yerlerde.
Nasıl olsa yeniden devşirilir /yeşerir
Çiçek tohumları bahara
Ama;
Ama ben şimdi nereye sığınacağım
Neresindeyim güz öncesi hayatın
Bilemedim
Bilemedim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder