Ben ki
Mecnun gibi çöller tüketmiş
Sen
Buzlu bir yağmurun yüzüme vurduğu
Destursuz esen bir rüzgar gibisin
Ilık ılık içime giren.
Sen
Damarlarıma ilk can suyunu verdiğin bir menekşe
Uzak dağ yamaçlarında bir karçiçeği
Bembeyaz bir papatya
Zakkumların açtığı sabahların birinde
Gülümseyen gelincikler gibisin.
Sen,
Akşam sularında
Üşüyen yorgun yüreğime
Gün ışığı giyinmiş yüzünle
Karanlık gecelerime ışık veren
Samanyolundan yakamoz yakamoz
Kuzey yıldızı gibisin
Düşlerime yatırdığım.
Sen
Issız denizlerde
Mavi kanatlı bir kuş
Uzak sahillerde
Çığırtkan bir martı gibisin.
İçimdeki ateşi söndürecek
Dudaklarımda yıllanmış bir şarap
Yudum yudum, kadeh kadeh doldurduğum,
Sedef aynalarda
Ebruli masallarda
Mavi beyaz bir mutluluksun
Şafaklarda.
Sen var ya Sen
Yorgunluğumu örtecek
Bir fincan kahve, bir kitap
Sımsıkı sarıldığım,
Bir şarkı, bir şiir gibisin
Dudaklarımda
Beni ısıtacak,
Beni avutacak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder