31 Mart 2023 Cuma

Sabahlar Yakın
















Değişir her şey 
Bir anlam kazanır yaşam birden, 
Yıldız tozları yağar 
Hüznü aşka çevirir zaman 
Saçına gelincikler takarsın 
Kırmızı dudaklı gelincikler 
Sonra boşver 
Boşver aldırma dersin kendince, 
Yağdığını unuttuğun bir yağmur başlar 

Tarar, ıslatır saçlarını 
Gözleri alev alev 
Gökyüzünde güneş 
Gözlerinde güneş
Aklında devinip duran
Bu sarmalın içinden
Bir umut başlar,
Gizlenen masalları çıkarırsın
Çeyiz sanıklarından,
Gül kokulu
Oyalı mendilleri
Güler yüzün
Çünkü sabahlar yakın.

Onca yaraların ardından
Alaca karanlıklardan
Sıyrılır kabuğundan
Ruhunda bir ay fırtınası
İçine fısıldar sessizce
Dalga dalga vurur yüreğine
Kurcalar durur gözlerindeki feri
Ulaşmak için gitgide yaklaşan safağa
Gece gündüz demeden
Yakın sabahlara.

Çiçek çiçek açarsın
Bir nehir gibi akarsın coşku coşku
Yeniden öğrenirsin aşkı
Doğmayı doğurmayı
Yeniden öğrenirsin,
Üfüre üfüre yamaçlardan eserek
Ulaşırsın kekik kokulu şafaklara
Yakın sabahlara.

Ateşini korkusuzca karıştırırsın
Kazıya kazıya artık
İçinde durmadan homurdanan aşkın küllerini
Aydınlığa kavuşur için çünkü;
Mutluluk yakın
Şafaklar yakın
Sabahlar yakın...

23 Mart 2023 Perşembe

Mutlu Leylekler Evi



Yeniden düşerken cemreler 

İçimdeki ırmaklardan 
Ne kadar şiir varsa savuruyordum 
Dudaklarımdan hece hece boşluğa 
Bir leylek sürüsü 
Yayılıyordu ortalığa 
Gökyüzü kadar sınırsız 
Bir pamuk ipliği kadar upuzun 
Bembeyaz. 

Tepeden tırnağa 
Parmak uçlarıma kadar 
Bir şubat ayazı peydahlandı
Gecenin üstüne serilen yıldız örtüsü,
Işıkları çekildi birden
Düştü derin bir karanlığa gece
Umutların dili tutuldu
Kendi enkazını kazıyordu artık zaman.

Sustum artık
Sustum,
Isırgan otlarına yatırdım
Gömdüm şiirlerimi şimdi
Gömdüm toprağa
Kanayarak kalbim alazlarda.

İçimde ipince bir sızı
Kaşıdıkça, kaşıdıkça kanadı
Yüreğimdeki yara
Sırılsıklam oldu gözyaşlarım
Alışamadım boşluğa yakılan ağıtlara
Baharı ürküten yırtılıp atılan naralara.

Dökülen kum ve kller arasından
Bir türlü açılamaz oldu göğün kapıları
Yürümeyi düşlere bırakamadık
Sarılamadık sevdalara
Sıkışıp kaldık enkazdan odalarda.

Bir gökyüzü
Yıldızları kopmuş
Öksüz kalmış, yetim kalmış
Köklerinden koparılmış yaşamlar
Susuz kalmış sarmaşıklar
Gölgelerini silemedik bir türlü hüzünlerin.

Islak balçıklı çadırlarda
Kundağında yeni doğmuş bir bebek
Sızıp kalacak birazdan,
Ellerini uzatacak yeşil bir dala
Yeniden yeşermek için,
Ötelerde bir yerde
Mutlu leylekler evinde
Mutlu leylekler evinde...

21 Mart 2023 Salı

Aglanmıyor





Paslı demir bir kapı 
Eski ahşap bir ev avlusunda 
Çiçek açmış 
Otlar arasında bir papatya 
Işığı gölgeler arasında mahzun 
Bahçeler arıyor, 
Sessiz sakin bir balkon 
Islak, sıcak ve parlaklığı solgun 
Tozlu bir pencere arkasında 
Tükenmiş 
Toz toz savrulmuş sardunyalar
Çiçekler damlayan parmaklıklarda
Ama sen yoktun

Kuş dilinden
Dudaklarımda eski bir şarkı
Sesin hep kulaklarımda
Anılarımdan bir yaram kanıyor
Dinmeksizin
Böğürtlen renginde
Gamzelerine benzeyen,
Gözlerim
Gözlerini, gözlerini arıyor durmadan
Gözlerini
Dipsiz bir mavide
Sen yoksun artık bu evde.

Buğular içinde bir kalp
Bu evde
Anıların lekesi çok derinde
Belki de kırmızı gül rengi
Dudaklarında.

Bugün dağ başları kadar yalnızım,
Bir uzun ırmak gibi akıp giden
Büyütmekte yüzümün yangınını bir rüzgar
Alnımı sıyırıp geçen zaman
Ama sen yoksun.

Sessiz bir yağmur başlar bu avluda
Akasyalar ıslanır
Her zaman ki gibi önümde söğüt ağacı
Suda bir yaprağın gölgesi
Ne ki yalnız içim
Akan hayat ve zamana baktım
Karanlığın gözlerine baktım
Her şey geçip gitmeden ağlanmıyor galiba.

Oysa;
Kurulmuştu tüm gözyaşlarım
Nasıl da şimdi damla damla erimekte
Artık sen hiç yoksun burada
Şimdi dilediğim gibi ağlayabilirim
Şimdi ağlayabilirim
Ağlayabilirim
Dilediğim gibi...